Çırê Musyon

6 Eylül 2016 Salı

KÜRTLERİN ZORUNLU İŞBİRLİĞİ VE SAVAŞLARI


Dibêjin Şam şekire, lê Welatêm şîrin tir e.
Dibêjin Şam şekire, Kurdistan şîrin tir e.
Şer bikin hember romî, lê pişta xwe nedin şamê.
lu me çêkir  me çêkir
Şivan Perwer

Son dönemlerde özellikle Güneyli Kürt liderlerin sömürgecilerle olan  iliskileri en cok konusulan siyasi konularin basinda geliyor.....
Örnegin: Barzaninin Türkiye iliskileri yine YNK ve Goran'in Iran ve Irakla olan iliskileri..


Bu iliskilerin cok dogru irdelenmedigi kanisindayim..
Sömürgecilerin Kürt partileri üzerindeki etkisi yadsinmaz bir gercektir..
Gecmistede simdide bu iliskilerin zorunluluktan kaynaklandigi bircok siyasi cevre tarafindan dile getirilmiyor..Tartismalar daha cok sig bir cercevede savundugu görüs yada bagli oldugu ideoloji dogrultusunda sürüp gidiyor..
Aman ha !
Türkiye yada Iran düsman devletler degilmidir..Bunlarla iliskilenenlermi bize özgürlügü getirecekler gibi bir takim laflar..
Kürt siyasi partileri gecmistede simdide kendilerine sürekli acik bir kapi birakmak istediklerinden kaynakli bir durumdur vede zorunludur..
Gerek disa acilmalarinda, gerek kendilerine bagli toplulugun gereksinimlerini ve ihtiyaclarini karsilamada ve rahat bir nefes alabilmek icin bunu yapmalari gerekiyor..
Kürtlerin ne denizi nede baska bir ülkeye acilacak bir baska sinirlari yoktur..Mutlaka bu sinirlardan birini asarak dünyaya acilmak zorundadirlar..
Bu hakikatler dogrultusunda biraz olsun vijdani davranmak gerekiyor..

2003 öncesi ve sonrasina bakmakta yarar vardir..
Güney Kürdistanin tamami sömürgecilerin sinirlari ile cevrilidir..
Güney Kürdistanda 5 veya 6 milyon insan yasamaktadir..Bu insanlarin temel ihtiyaclarini nasil ve nereden saglayacaklar, hic düsündünüzmü?
Bu insanlar yiyecek,icecek dahil diger gereksinimlerini acik bir kapi üzerinden yapmak zorundadirlar..
Her partinin bir sömürgeci kapiya yaslanarak, kendilerine bagli topluluklarininin ihtiyaclarinida karsilama zorunlulugu vardir..
Cünkü onlarin kurtulus örgütü veya partileridirler..
Hicbir parti veya örgüt kendisini destekleyen toplulugun can güvenliklerini,barinmalarini ve temel ihtiyaclarini karsilamadan varligini sürdürmesi imkansizdir..
Gecmiste kurulan bu iliskilerin günümüzde devam etmesi normal bir durumdur...Sömürgecilerin, Güneyli güclere bagimsizliktan uzak durmalari ve sürekli toprak bütünlügünden bahsetmeleri arkasinda yatan en büyük neden, onlara actiklari bu kapilardan dolayidir..
Dikkat ediniz!
her sömürgeci mutlaka bir parti ile siki iliskiler icindedir..Bölgenin Kürt siyasetinide kendilerine bagli bu hareketler üzerinden yapmaktadirlar..

Sömürgeciler zaman zaman bu partileri karsi karsiya getirerek savasmalarinida sagliyorlar..Gecmiste KDP ve YNK arasindaki catismalar, kesinlikle bu partilerin ve onlara bagli halkin istedigi bir durum degildir..Bu catismalar tamamen düsmanlarin istegi dogrultusunda gelismistir..Onlarin birbirlerine yönelimleride bu zorunluluktan kaynakli bir durumdur..
Halende Kürtleri karsi karsiya getirmek icin sürekli bastirmalarina ragmen günün kosullari buna imkan vermemektedir..

1990 larda bu durum ABD nin Iraka gelmesiyle degismeye basladi..
ABD nin Güney Kürdistanda ucusa yasakli bölge ilan etmesiyle,yine ABD nin istemi ile Özal hükümeti tarafindan Barzani ve Talabaniye diplomatik pasaport (kirmizi) vermesiyle birlikte Güneyin makus talihide degismeye basladi..Cogu siyasetcilerimiz verilen Türk pasaportlar üzerinden cok spekülatif tartsimalar baslatsalarda bu Türkiyeninde cok isteyerek karsiladigi bir ihtiyac degildi..Bu imkanlar neticesinde baslatilan diplomatik ataklarla büyük bir mesafe kaydedildigide asikardir...2003 te ise Kürtler özellikle disariya acilmayi asmis bir durumdalar..Dis dünya ile Ankara ve Tahran üzerinden saglanan ulasim, bugün Hewler ve Süleymaniye üzerinden kolaylikla saglanmaktadir..


Yine PKK nin KDP ve YNK ile olan savaslarindada sömürgecilerin rolü yadsinmaz bir gercektir.. 
1992 ve 96 yillarinda PKK KDP yine 2000 lerde PKK YNK savaslarida sömürgecilerin insiyatifinde gelisen savaslardir...
Hicbir Kürt partisi ve lideri biz hakliyiz, savasi karsi taraf istedi diyemez..Mutlaka sebeb ve sonuclari vardir...

Sömürgecilerin bu politikalari Kürtlerin bagimsizligi ve özgürlügü önünde en büyük engel gibi görülsede, bölgede son 25 yilda yasanan gelismeler Kürtler lehine ümit vericidir..Kürtlerin bugün icinde bulundugu durum bölge sömürgeci devletlerin engellemelerine ragmen elde edilen bir kazanimdir..
Yeni Ortadogu paradigmasini belirleyen küresel gücler, eski statükolarinda degisimini beraberinde getirecegi icin fazla karamsar olmaya gerek yoktur kanisindayim..
Önümüzdeki sürecte elde edilecek kazanimlarin büyüklügü ve kücüklügü üzerinde mutlaka tartismalar olacaktir..
Hersey istedigimiz gibi olmayabilir hatta cok kücükte olabilir...
Hersey Kürtlerin ic ve dis dinamiklerine baglidir....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder